yemek tarifleri

BİLİRKİŞİ RAPORUNA EK İTİRAZLAR

22 Eylül 2009 | Yazdır Yazdır


Bilirkişilerin, arsa sahibi müvekkil kooperatifin,  1163 sayılı Kooperatifler Kanunu, kooperatif ana sözleşmesi ve kooperatif ortaklarının iradesinin karara bağlandığı kooperatif genel kurul kararları doğrultusunda, serbest, yarışmacı ve katılımcı bir piyasa ortamında düzenlediği ve benzeri bir işi (en az 120 konutluk) bitirmiş, Ticaret ve Sanayi odasına kayıtlı ve “A” grubu müteahhitlik karnesine sahip olan ülke genelindeki girişimcilerin katılabildiği ihale sonunda, düzenlenen sözleşmeyle, (üretilecek konutların yarısından çoğunun Yüzde 53.66 sının bedeli karşılığında,) sözleşmeye, sözleşmenin eki özel teknik şartnameye, kamu düzeniyle ilgili imar mevzuatına, ülkemizde yapılarla ilgili Standartlara ve yönetmeliklere, fen ve sanat kurallarına, tarafların mutabakatıyla, İmar Planına ve sözleşmeye uygun olarak hazırlanan, ilgili belediye tarafından da onaylanan projelerine uygun, kooperatifin onaylayacağı uygulama ve detay projelerine göre ve yine kooperatifin onay vereceği piyasanın en kaliteli TSE ve İSO 9001 belgeli işletmelerin ürünleri kullanılarak, birinci sınıf inşaat kalitesinde, süper lüks tarifi içinde en iyi işçilikle yapılması, taraflar arasında kararlaştırılan inşaatların:

1- Tarafların mutabakatıyla yapımından vazgeçilen 19.01.1998 ruhsat tarihli eski projelerin yerine, ilgili belediye tarafından değiştirilerek yenilenen yeni imar planının sağladığı olanaklardan da yararlanmak amacıyla bağımsız bölüm sayılarının ve metrekare cetvellerinin artırılarak değiştirilmesi, ruhsata bağlı eski projelerde bulunmayan 12 adet dubleks konutun ilave edilmesi, kimi konutların işyerine dönüştürülmesi ve yine yeni işyerlerinin ilave edilmesiyle tarafların mutabakatıyla, yeni imar planına göre ve sözleşmeye uygun olarak yeniden hazırlanan ve ilgili belediye tarafından da 30.07.1998 tarihinde onaylanan yeni PROJELERİN, İmar Kanununun 21 inci, Ankara İmar Yönetmeliğinin 81. , sözleşmenin 7. 10. ve Özel Teknik Şartnamenin 1. maddelerine aykırı olarak ruhsata bağlatılmamasını,

2- Onaylı projeleri ruhsata bağlatmadan yapılmasını,

3- Onaylı projesine uygun yapılmaması nedeniyle ilgili belediye tarafından 21.03.2001 tarihinde yapımının mühürlenerek durdurulmasını,

4-Projelerine aykırılıklar nedeniyle onaylı projeleri ilgili belediye tarafından ruhsata bağlanamamasını,

5- İMAR PLANIYLA VERİLEN İNŞAAT EMSALİNİN (yoğunluğunun) ARTIRILMASINI,

6- Toplam inşaat alanından sayılan ve onaylı mimarı projesinde 1.10, 1.30, ve 1.50mt. olması kararlaştırılan servis teraslarının, onaylı projesine aykırı olarak 1.40, 1.50 ve 1.70 m. yapılmasını,

7- Bina yaşam alanları kat yüksekliklerinin, Ankara İmar Yönetmeliğinin eski 51. yeni 48.Maddelerine göre yapı kullanma izni alınamayacak biçimde onaylı mimarı projesine ve imar planına aykırı olarak alçak yapılmasını,

8- Tarafların mutabakatıyla, İmar planına ve plan notlarına göre hazırlanan, ilgili belediye tarafından da onaylanan projesine aykırı olarak, binaların çatı mahya kotları değiştirilerek,

14.40 m. olması gerekirken 14.90 m. olarak,

14.50 m. olması gerekirken 14.85 m. olarak,

27,60 m. olması gerekirken 27.79 m. olarak, yapılmasını,

(Çankaya Belediyesi İmar müdürlüğü ölçümlerine göre)

9- Otopark, ısı merkezi gibi altyapı ve hizmet tesislerinin ortak kullanımı için aralarında “birlikte kullanım” “irtifak hakkı” oluşturulmuş 28146 ada 3 ve 4 numaralı parseller üzerindeki binaların aynı kotta, 979,00 kotunda kurulması, tarafların mutabakatıyla imar planına ve sözleşeme uygun olarak hazırlanmış ve ilgili belediye tarafından da onaylanmış proje gereği olduğu halde, ortak kullanımı olumsuz etkileyecek biçimde 4 numaralı parseldeki binanın, sözleşme ve onaylı projesine aykırı olarak 3 numaralı parseldeki binadan 40 cm yukarıda, 979,40 kotunda kurulması, İmar Planıyla verilen zemin kat kotunun da 982.00 yerine 982,40 kotunda yapılması ve bu yükseklik farklarının diğer bütün katlara da yansıtılmış olmasını,

“.. ruhsat almaya mani eksiklik” olarak, (kamu adına inşaat ruhsatı vermeye, ruhsat verdiği inşaatları kontrole ve onaylı projesine uygun tamamlanan yapılara oturma izni vermeye yetkili tek kamu kuruluşu olan ilgili belediyenin aksi yöndeki kararlarına rağmen) görmemeleri ve

1- Binaların toprak altında kalan bodrum katları dış yüzeylerinin “ısı yalıtımı” dışında, “su yalıtımı” ile ilgili yönetmelik ve şartnamelere uygun olarak yapılması, onaylı projenin, sözleşmenin eki Özel Teknik Şartnamenin gereği olmasına rağmen tekniğine uygun yapılmamasını

2- Drenajların tekniğine uygun yapılmamasını,

3- Dubleks dairelerin üst katında WC ve banyoların yapılmamasını, İMAR PLANIYLA VERİLEN İNŞAAT EMSALİNİN ARTIRILMASINA NEDEN OLACAK BİÇİMDE yatak odaları ebatlarının büyütülerek yapılmasını, ıslak hacım penceresinin ebatlarının ve terasa çıkış kapı yerlerinin onaylı projesine aykırı olarak değiştirilmesini,

4- Sözleşmeye aykırı olarak onaylı detay projesi olmadan imalatların yapılmasını

5- 12 ve 13 numaralı parsellerdeki binaların bodrum ve zemin kattaki iç avluya bakan pencerelerin, onaylı projesine aykırı olarak değiştirilerek yapılmasını,

6- Onaylı projesinde olmayan kimi merdivenlerin yapılmasını ve yine onaylı projesinde olan kimi merdivenlerin de yapılmamasını,

7- Merdiven betonarmesinde rıht yükseklikleri ve basamak genişlikleri, tekniğine ve projesine aykırı, farklı ölçülerde yapılmasını,

8- Tesisatların döşenmesi amacıyla, statik ve betonarme projesine aykırı olarak taşıyıcı özelliğindeki kimi kolonların kırılıp harç malzemesiyle doldurulmasını ve taşıyıcı özelliklerinin azaltılmasını,

9- Onaylı projesine göre yapılması zorunlu merdivenkovası yan pencerelerin yapılmamasını,

10- Taşıyıcı özelliğindeki kimi kolonların, projesine ve kesitine uygun yapılmamasını, tuğla ve sıva ile kalınlaştırılmasını,

11- Çatıların onaylı detay projeleri olmadan, sözleşmeye ve tekniğine aykırı gelişi güzel yapılmasını,

12- Statik projesinde bulunan ve taşıyıcı özelliği olan kimi kirişlerin eksik yapılmasını,

13- Kooperatif tarafından onaylanmış detay projesi olmadan harpuşta, parapet ve denizlik imalatlarının, kötü işçilik ve kalitesiz malzeme ile yapılmasını,

14- Beton dökülürken tekniğine uygun vibratör kullanılmamasını, buna bağlı olarak betonlarda ileri boyutlarda boşlukların oluşmasını,

15- Dış cephe düşey ölçülerinde 8 ile 14 cm ye varan kaymaların olmasını,

16- 12 ve 13 numaralı parseller arasındaki bahçenin tekniğe aykırı olarak nebati toprak yerine hafriyat toprağı ve inşaat atığı ile doldurulmasını, aynı şekilde inşaattan çıkan hafriyat toprağının taşınmayarak 3 numaralı parsel alanında biriktirilmesini,

17- Tesisatlar ve bacalar için döşemede bırakılması gereken boşlukların bırakılmamasını, bunun sonucu olarak bacaların geçirilmesi amacıyla döşeme betonunun kırılmasını ve demirlerinin kesilmesini,

18 Bağımsız bölümlerin, salonların, yatak odalarının, balkonların, banyoların, terasların ve ortak kullanım alanlarının iç hacimlerinin ölçülerinin onaylı projesine aykırı yapılmasını ve m2 cetvelinin değiştirmesini,

19- Binaların servis teraslarının parapet duvarlarının çatı ve köşe duvar imalatlarının, sözleşmeye aykırı olarak, kooperatif tarafından onaylanmış detay projesi olmadan, kötü işçilik ve kalitesiz malzeme ile onaylı mimarı projesine uygun yapılmamasını,

20- Dubleks konutlardaki “merdivenlerin”, kooperatif tarafından onaylanmış detay projesi olmadan, mimarı projesine ve sözleşmeye aykırı olarak ahşap yerine demirden yapılmasını,

21- Dubleks dairelerin üst katında WC ve banyoların yapılmamasını, İMAR PLANIYLA VERİLEN İNŞAAT EMSALİNİN ARTIRILMASINA NEDEN OLACAK BİÇİMDE yatak odaları ebatlarının büyütülerek yapılmasını, ıslak hacım penceresinin ebatlarının ve terasa çıkış kapı yerlerinin projesine işlenmeden ve ruhsata bağlanmadan onaylı projesine aykırı olarak değiştirilmesini,

22- Binaların elektrik tesisatlarının, onaylı projesine ve elektrik iç tesisleri yönetmeliği hükümlerine aykırı olarak servis terası betonu oyularak döşemeden geçirilmesini ve tekniğine uygun malzeme kullanılmamasını, (Mahkemece görevlendirilen işin uzmanı Elektrik Mühendisi bilirkişisinin dosyadaki raporuna göre)

23- Sözleşme ve özel teknik şartname hükümlerine uyulmadan, özellikle çatıların, servis terası ve parapetlerin, dubleks daire merdivenlerin, tecrit ve drenajların, detay projeleri olmadan ve kooperatifin yazılı oluru alınmadan kalitesiz malzeme ve kötü işçilikle yapılmış olmasını,

24- Kooperatif tarafından onaylanmış detay projesi olmadan harpuşta, parapet ve denizlik imalatlarının, kötü işçilik ve kalitesiz malzeme ile yapılmasını,

25- Çatıların onaylı detay projeleri olmadan, sözleşmeye ve tekniğine aykırı gelişi güzel yapılmasını,

26- Sözleşme ve özel teknik şartname hükümlerine uyulmadan, özellikle çatıların, servis terası ve parapetlerin, dubleks daire merdivenlerin, tecrit ve drenajların, detay projeleri olmadan ve kooperatifin yazılı oluru alınmadan kalitesiz malzeme ve kötü işçilikle yapılmış olmasını,

27- İnşaatlarda kullanılan malzemelerin seçiminde, Sözleşmenin Eki Özel Teknik Şartnamenin 4. maddesine aykırı olarak kooperatifin onayının alınmamasını,

28- Ruhsat harçlarının yatırılmamasını ve emlak vergilerinin ödenmemesini,

29- İnşaatların, (taraflar arasındaki sözleşmeye ve sözleşmenin ayrılmaz eki özel teknik şartnameye aykırı olarak) süper lüks tarifi içinde, birinci sınıf inşaat kalitesinde, piyasanın en kaliteli malzemesi ve en iyi işçilikle yapılmamasını, kalitesiz malzeme ve kötü işçilikle yapılmasını.

30- Tamamlanıp zamanında teslim edilmemesini,

Taraflar arasında imzalanmış sözleşmeye, sözleşmenin ayrılmaz eki özel teknik şartnameye, kamu düzeniyle ilgili imar mevzuatına, ülkemizde yapılarla ilgili Standartlara ve yönetmeliklere, fen ve sanat kurallarına, tarafların mutabakatıyla, İmar Planına ve sözleşmeye uygun olarak hazırlanan, ilgili belediye tarafından da onaylanan projelerine uygun bulmaları ve

“..ülkemizde inşaat sektöründe kaba inşaat seviyesinde devam eden pek çok inşaatlarda, oldukça sık rastlanabilecek türden, esasla ilişkisi olmayan, ufak kusur ve eksiklikler olduğunu”, bunlarında, “iş sahibinin kullanamayacağı ve kabul etmeye zorlanamayacağı derecede kusurlar olmadığı ve düzeltilmeleri olanağının bulunduğu”

Yönünde görüş bildirmeleri, görev ve sorumluluklarıyla hiçbir biçimde bağdaşmamaktadır. Bilirkişilerin bu tespitleri ve değerlendirmelerin pek çoğu, gerçeklerden uzak, yanlı, hatta kasıtlı değerlendirmelerdir. Bir kısım değerlendirmeler de doğru değildir. Gerçeğe aykırıdır.

Bilirkişilerden incelenmesi istenen kimi konuları hiç incelememişlerdir. İnceledikleri ve varlığını kabul etmek durumunda kaldıkları sözleşmesine, tekniğine, onaylı projesine aykırı kimi olumsuzlukları da; Sözleşmeye, teknik şartnameye, imar mevzuatına, onaylı projesine uygunluğu bakımından değil, müteahhidi kollama ve aklama yaklaşımıyla basit, önemsiz, her inşaatta olan sıradan olumsuzluklar olarak değerlendirmişlerdir. Bilirkişilerin düzenledikleri raporlar, kendi içinde çelişkilerle dolu, gerçeklerden uzak, mahkemeleri yanıltarak müteahhide haksız kazanç sağlamak amacını taşımaktadırlar…

Bilirkişilerin, müteahhidi koruma ve kollama işgüzarlığı içinde düzenledikleri raporlarla, bir taraftan anlaşmazlık konusu mevcut inşaatların, sözleşmesine ve yapımı kararlaştırılan onaylı projesine uygun olduğu belirtilmekte, bir taraftan da, sözleşmesine ve onaylı projesine aykırı yapılaşmaların, giderilmesi mümkün, ülkemizde pek çok inşaatlarda görülen türden uygunsuzluklar olduğu ve arsa sahibi kooperatif tarafından kabul edilmesinin gerektiği belirtilmektedir. Ortada, taraflar arasında imzalanmış ve tarafları bağlayan, bilirkişilerinde inceleme ve değerlendirmelerinde, öncelikle ve her şeyden önce göz önünde bulundurmaları gereken bir sözleşme vardır. Bilirkişilerin, taraflar arasındaki sözleşmenin varlığını yok sayarak kendilerine göre değerlendirmelerde bulunmaları, dava konusu sorunlu inşaatları ülkemizde kötü yapılara benzerliğinden ötürü uygun bulmaları ve mahkemeyi yanıltarak müteahhidin lehine kararlar çıkartmak istemeleri, müteahhidin taahhütlerine uygun olmadan yaptığı sorunlu inşaatları arsa sahibine kabul ettirmek ve hak etmediği bir çıkarı müteahhide sağlamak içindir.

Kooperatifin, böyle bir yaklaşım ve anlayış içinde olan teknik bilirkişilere güven duyması ve raporlarını kabullenmesi beklenmemelidir. Kooperatif, bu anlayıştaki bilirkişilerin raporlarına dayanarak verilecek kararın da adalete uygun olacağı düşüncesinde değildir.

Bilirkişilerin, dava konusu mevcut inşaatları, taraflar arasında imzalanmış sözleşmesine ve kamu düzeniyle ilgili imar mevzuatına uygunluğu yönünden gereği ve önemi oranında incelemeden, müteahhidin yalan ve yanlış beyanlarını doğru kabul etmeleri, arsa sahibi kooperatifin ise doğru ve haklı taleplerinin bir kısmına hiç değinmemeleri, varlığını kabul etmek durumunda kaldıkları sözleşmeye ve projesine aykırılıkları da basit, önemsiz, ülkemizde her inşaatta olabilecek türden olağan olumsuzluklar olarak değerlendirmeleri, yanlı yaklaşımlarının bir başka kanıtıdır

Müteahhidin, serbest, yarışmacı bir piyasa ortamında yapılan ihale sonunda düzenlenen sözleşmeye göre, üretilecek konutların % 53,66 bedeli karşılığında, yapımını üstlendiği yüksek nitelikli yapıların yerine, sözleşmesine ve sözleşmenin eki şartnamesine aykırı, sıradan, işine ve çıkarına geldiği gibi, kalitesiz malzeme ve kötü işçilikle inşaatlar yapma hakkı, kooperatifin de, sözleşmelere ve onaylı projesine aykırı, ortaklarının ortak iradesiyle belirlenen özelliklere uygun olmayan inşaatları kabul etmek ve bir kısmı imar suçu niteliğindeki uygulamalara göz yummak, “anlayışlı davranmak” gibi bir yetkisi yoktur. Hiçbir kimse, kooperatif yönetimini dolaylı da olsa suç işlemeye zorlayamaz.

İhale yolu ile yaptırılması kararlaştırılmış anlaşmazlık konusu mevcut inşaatların, ihale öncesi duyurusu yapılan ve ihaleye katılan girişimcilerin teklif verdiği şartnameye ve ihale sonrası düzenlenen sözleşmeye göre değil de; girişimcilerin, ihale sonrası imzalayacakları sözleşmeye ve sözleşmenin eki özel teknik şartnameye, kamu düzeniyle ilgili imar mevzuatına, ülkemizde yapılarla ilgili Standartlara ve yönetmeliklere, fen ve sanat kurallarına, onaylı projelerine uygun olmadan; arsa sahibinin onayına bağlı kalmadan istedikleri malzemeleri kullanarak, işlerine ve çıkarlarına geldiği gibi yapabilecek olmaları, ihale şartnamesiyle belirlenip ihale öncesi bütün girişimcilere duyurulmuş olsaydı, yapımcının ve ihaleye katılacak diğer girişimcilerin verecekleri tekliflerde çok farklı olabilirdi.

Kesinleşen ihaleden sonra ihale şartnamenin, yapımcının işine ve çıkarına geldiği gibi değiştirilmesi, ya da müteahhidin, sözleşmeden kaynaklanan bir yetkisi, arsa sahibinin de onayı olmadan keyfi uygulamalarına göz yumulması, her şeyden önce ihale anlayışına ve ihale mantığına aykırıdır. İnşaatların ihale sonucu düzenlenmiş sözleşmeye aykırı yaptırmak ya da yapılmasına onay vermek, kooperatif yöneticileri yönünden, en hafifinden, görevin kötüye kullanılması, yani, kamu görevlilerine tanınan güvence olmadan aynı kamu görevlileri gibi yargılanmalarını gerektiren bir suçtur.

Hiçbir kimse, hiçbir nedenle, kooperatif ve onun yönetiminden, serbest ve yarışmacı bir piyasa ortamında yapılan ihale sonunda düzenlenen sözleşmeyle yapımı kararlaştırılan inşaatların, imar mevzuatına, ihale şartnamesine ve en önemlisi sözleşmelere aykırı yapılmasına ve kooperatif ortaklarını hak kayıplarına uğratacak uygulamalara ilgisiz kalmasını ve yasalardan kaynaklanan sorumluluğunu yerine getirmemesini, bir başka anlatımla suç işlemesini isteyemez.

Kooperatif yönetiminin, ortaklarının iradeleri ve kararları doğrultusunda ihale sonunda düzenlenen sözleşmeyle yapımı kararlaştırılan yüksek nitelikli konutların yerine, sözleşmesine, sözleşmenin eki özel teknik şartnamesine, onaylı projesine aykırı, müteahhidin işine ve çıkarına geldiği gibi yaptığı, sıradan bile olmayan yapıları olduğu gibi kabul etmesi ve yasalarımıza göre çoğunluğu imar suçu niteliğindeki uygulamalara göz yumması, yani müteahhitle suç ortaklığında bulunması beklenmemelidir. Müteahhidin sözleşmeye ve eki şartnameye uygun olmadan yaptığı inşaatları, açıktan olmasa da, dolaylı yoldan, kooperatife kabul ettirmek, bunu sağlamak içinde gerçekleri çarpıtarak müteahhidin lehine nedenler yaratmak, bilirkişilerin görevleri arasında bulunmamaktadır.

Müteahhidin, ihale sonunda düzenlenen sözleşmeye, sözleşmenin eki özel teknik şartnameye, kamu düzeniyle ilgili imar mevzuatına, ülkemizde yapılarla ilgili Standartlara ve yönetmeliklere, fen ve sanat kurallarına, tarafların mutabakatıyla, İmar Planına ve sözleşmeye uygun olarak hazırlanarak ilgili belediye tarafından da onaylanacak projelerine göre, kooperatifin onaylayacağı uygulama ve detay projelerine ve yine kooperatifin onay vereceği piyasanın en kaliteli TSE ve İSO 9001 belgeli işletmelerin ürünlerini kullanarak, birinci sınıf inşaat kalitesinde, süper lüks tarifi içinde en iyi işçilikle yapmayı üstlendiği inşaatları, altında imzası olan sözleşmesine, sözleşmenin eki özel teknik şartnamesine, kamu düzeniyle ilgili imar mevzuatına, ülkemizde yapılarla ilgili Standartlara ve yönetmeliklere, fen ve sanat kurallarına, onaylı projelerine aykırı, kooperatifin onayladığı uygulama ve detay projeleri olmadan, kalitesiz malzeme ve kötü işçilikle yapmış olması, teknik eğitim görmüş teknik bilirkişiler tarafından normal bulunması düşünülemez. Bilirkişilerin bu yalın gerçeği görmezlikten gelmeleri ve raporlarında yer vermemeleri kasıtlıdır.

Projesine aykırılıklar nedeniyle onaylı projeleri bile ruhsata bağlatılamayan anlaşmazlık konusu mevcut inşaatların değerlendirilmesinde, ülkemizdeki kötü yapıların örnek alınması, ona göre bir kanıya varılması ve en önemlisi mahkemeye önerilmesi, mantıkla açıklanamaz.

Her olay, her anlaşmazlık konusu, kendi sözleşmesine ve kendi özel şartlarına göre değerlendirilir. Doğru olamayan uygulamalar, genelleştirilmez ve örnek gösterilemez. Yasalara ve anlaşmalara uymadan yapılanlar ve bu yolla elde edilenler kazanılmış hak sayılmaz. Yasalarımız da, yasalara ve anlaşmalara uymayan kötü niyetlileri korumaz. Aksi anlayışlar, yükümlülüklerini yerine getirmeyen ve getirmeyecekler için bir istismar, hatta özel çıkar alanı oluşturur ki, tarafların yasalara uygun olarak düzenleyecekleri sözleşmeler biçimsel, anlamı ve değeri olmayan, uyulması gerekmeyen bir kağıt parçası haline gelir. Bu durum toplumda kaos yaratır ve bir takım kişilere yasal olmayan yollardan çıkar sağlamanın aracı haline gelir. Aynı zamanda, karını ve çıkarını en üst düzeye çıkartmayı amaçlayan girişimcilerin de, taahhütlerini yerine getirirken, bizim olayımızda olduğu gibi, imzaladığı sözleşmeye uymakla uymamak arasında karlılık hesabı yapar ve en doğru ve yasal yol yerine kendince en karlı yolu seçer.

Görevlendirilen ve yansız olması gereken bilirkişilere sorulan, ya da bilirkişilerden istenen, taraflar arasında anlaşmazlık konusu mevcut inşaatların, taraflar arasında imzalanan ve tarafları bağlayan sözleşmeye, eki özel teknik şartnameye, kamu düzeniyle ilgili imar mevzuatına ve yapımı kararlaştırılan onaylı projesine, ülkemizde yapılarla ilgili yönetmelik ve şartnamelere, fen ve sanat kurallarına uygunluğu yönünden incelemek ve değerlendirmektir. Müteahhidin, kabul edilebilir hiçbir neden olmadan altında imzası olan sözleşmeye ve onaylı projesine aykırı, işine ve çıkarına geldiği gibi yaptığı ayıplı inşaatları arsa sahibine kabul ettirmek, bunu sağlamak içinde yapay gerekçeler yaratmak değildir. Uyulmayan sözleşmeyle belirlenen bedelin müteahhide ödenmesini sağlamak ise, hiç değildir.

Ortada, yasalarımıza göre düzenlenmiş, bütün tarafların uymak, bilirkişilerinde inceleme ve değerlendirmelerinde öncelikle ve her şeyden önce göz önünde bulundurmak durumunda oldukları bir sözleşme varken, bilirkişiler, hangi hakla ve hangi yetkiyle ve hangi ölçüye göre, kooperatif ortaklarının iradesini yansıtan, müteahhidinde uyacağını kabul ettiği sözleşmeye ve eksiksiz uygulayacağını taahhüt ettiği şartnameye uygun olmadan yaptığı inşaatları, bilemediğimiz, bilsek de kanıtlayamadığımız nedenlerle, uygun bulabiliyor anlamak mümkün değildir!.

Bilirkişilerin yapacakları değerlendirmelerinde, göz önünde bulunduracakları tek ölçü, tek kriter, tarafların özgür iradeleriyle ihale sonunda imzaladıkları ve tarafları bağlayan SÖZLEŞME VE EKİ ÖZEL TEKNİK ŞARTNAMEDİR. Bütün taraflar, bütün tarafların varlığını kabul ettiği, mahkemelerinde yürürlükte olduğunu karara bağladığı sözleşmeye ve eki özel şartnameye uymak durumundadırlar. Buna göre müteahhit, ihale sonunda imzaladığı sözleşmeyle yapımını üstlendiği inşaatları, işine ve çıkarına geldiği gibi, sözleşmeye ve eki özel teknik şartnameye uygun olmadan yapamaz. Bilirkişilerde, kabul edilebilir hiçbir neden olmadan, sözleşmesine ve özel teknik şartnamesine uygun olmadan yapılan sorunlu inşaatları, ülkemizde kötü yapılaşmaları örnek göstererek uygun bulamaz ve tarafların yerine geçerek, tarafların iradesinden başka bir iradeyi taraflardan birine dayatamaz.

Müteahhidin, sözleşmeye, sözleşmenin eki özel teknik şartnameye, kamu düzeniyle ilgili imar mevzuatına, ülkemizde yapılarla ilgili Standartlara ve yönetmeliklere, fen ve sanat kurallarına, tarafların mutabakatıyla, İmar Planına ve sözleşmeye uygun olarak hazırlanan, ilgili belediye tarafından da onaylanan projelerine uygun, kooperatifin onaylayacağı uygulama ve detay projelerine göre ve yine kooperatifin onay vereceği piyasanın en kaliteli TSE ve İSO 9001 belgeli işletmelerin ürünlerini kullanılarak, birinci sınıf inşaat kalitesinde, süper lüks tarifi içinde en iyi işçilikle yapmayı taahhüt ettiği inşaatları; sözleşmesine, sözleşmenin eki özel teknik şartnamesine, kamu düzeniyle ilgili imar mevzuatına, ülkemizde yapılarla ilgili Standartlara ve yönetmeliklere, fen ve sanat kurallarına, onaylı projelerine uygun olmadan; arsa sahibinin onayına bağlı kalmadan çıkarının gerektirdiği kalitesiz malzemeleri kullanarak, işine ve çıkarına geldiği gibi kötü işçilikle yapmış olmasını, Bilirkişiler, neyin karşılığında; sözleşmesine, özel teknik şartnamesine ve kamu düzeniyle ilgili imar mevzuatına uygun yapılmış olduğunu söyleyebiliyorlar, bunu da anlamak mümkün değildir!…

Bu adı konmamış bir çıkar sağlama yoludur ki Adalet üzerinden sağlanmaya çalışılıyor. Yargılama sürecinde, neden, niçin, hangi yetkiyle yapıldığı incelenmeden, sözleşmeye, sözleşmenin eki teknik şartnameye ve onaylı projesine uygunluğu yönünden araştırılmadan, yalan, yanlış ve yanıltıcı beyanlar doğrultusunda yapılan eksik tespitler ve bu eksik tespitlerin yanlı yorumlanmasına birkaç örnek vermek istiyoruz:

1-) Onaylanmış ve ruhsata bağlanmış projesinde bulunmayan 12 adet dubleks konutun ilave edilmesi, kat yüksekliklerinin 8 den ona çıkarılması, 2000 metre kareye yakın iş yerinin ilave edilmesi, kimi konutların işyerine dönüştürülmesiyle yeniden oluşturulan tadilat mimarı projesinin, imar kanununun 21. Ankara İmar Yönetmeliğinin 79. sözleşmenin7. 10. ve özel teknik şartnamenin

1- İlgili maddelerine rağmen,

Onaylı projelerinin ruhsata bağlatılmasının gerekmediği

“…inşaat ruhsatlarının alındığı, işlerin bu ruhsatlara uygun olarak yaptırıldığı ve gerekli vizelerin de ilgili belediyenin yetkili elemanları tarafından denetlenerek verildiği…”

2-Projesine aykırılık nedeniyle yapımı mühürlenerek durdurulan inşaatların,

“…inşaatların onaylı projesine, ruhsat koşullarına ve imar mevzuatına, Ana sözleşme ve eklerine ve bunların çerçevesinde sağlanan mutabakatlarına ve projelerine uygun olarak yapıldığı….”

3-İlgili belediye tarafından onaylı mimarı tadil projelerinin ruhsata bağlatılmadığı bildirilmesine karşın,

“…parsellerin hepsinin sözleşmede tanımlanan prosedür işletilerek projeleri hazırlanmış ve ruhsatları alınmış olduğu…”

4-İnşaatlarda kullanılan hiçbir malzeme için, sözleşmenin öngördüğü biçimde arsa sahibinin onayı alınmadığı halde,

“…inşaatta kullanılan malzemeler ana sözleşme ve proje koşullarına uygun olduğu görülmüştür….”

5- İmar Planıyla verilen inşaat yoğunluğunun(emsalinin) artırıldığı ve projesine uygun olmadan inşaatların yapıldığı tartışılmaz bir gerçek olmasına karşın,

“…imara aykırı bir durumun bulunmadığı…”

“Projesine işlenmek koşuluyla yapımı düşünülen bir taslak çizimin neden olduğu,”

6-İnşaatların alınmış inşaat ruhsatlarına ve Çankaya Belediyesinden tasdikli projelerine göre yapılmadığı, ilgili Çankaya Belediyesi tarafından resmi yazılarla belirtildiği halde,

“…yapılan inşaatların Çankaya Belediyesinden tasdikli projelerine ve alınmış inşaat ruhsatlarına uygun olarak yapıldığı…”

7-Taşıyıcı özelliğindeki 3 adet kirişin eksik yapılmasının,

“….Yapılmayan bu kirişlerin tesisat şaftındaki bacayla ilgili konstrüktif tali kiriş niteliğinde …olduğu”

(Bu görüş, hiçbir biçimde doğru değildir. Gerçek dışıdır. Eksik yapılan kirişlerin bacayla bağlantısının bulunmadığının kanıtı, aynı yerde bulunan diğer 7 (yedi ) adet kirişin yapılmasıdır.)

İlgili Belediyenin 26.01.2001 tarihli gabari tutanağında Zemin kat kotunun 982.35 olarak, yani projesindeki 982.00 kotuna göre 35 cm yüksek olduğu, aynı Çankaya Belediyenin Mahkemenin müzekkeresine verdiği 12 Temmuz.2005 tarihli cevapta da tadilat mimari projelere ruhsat verilmeme nedenini belirtirken, “zabıtta konu edilen gabari tutanağında görülen gabari değerlerine göre binaların yapıldığı, bu gabari değerlerinin onaylı mimari projesine aykırı olduğu, bir başka deyişle gabari kotlarının tadilat mimari projeye işlenilmediği denilmesine rağmen,

“….28146 Ada 4 numaralı parseldeki Zemin kat kotunun 982.35 olmasının basit teknik bir konu olduğu,

“İnşaatların, onaylı projesine uygun olmadan yapılan kotlarının, ancak, onaylı projelerin, onaylı projesine uygun yapılmayan imalatlara uydurulmasıyla giderilebileceğinin, sorun olarak görülmemesi,

8- Tarafların mutabakatıyla, İmar planına ve plan notlarına göre hazırlanan, ilgili belediye tarafından da onaylanan projesine aykırı olarak, binaların çatı mahya kotları değiştirilerek,

14.40 m. olması gerekirken 14.90 m. olarak, (27009 Ada 12 parsel )

14.50 m. olması gerekirken 14.85 m. olarak, (27009 Ada 13 parsel )

27,60 m. olması gerekirken 27.79 m. olarak, (28146 Ada 04 Parsel)

yapılmasının,

“…sorunun 30.07.1998 onay tarihli tadilat projelerine gabari tutanağındaki kotların işletilmesiyle çözümlenebilecek olmasını,”

“..oluşan kot farklılıklarının ilgili onaylı tadilat projelerine işletilmesi halinde gabarilerle ilgili bir sorun kalmayacağı ve belediyesince tadilat ruhsatlarının verilmesine engel teşkil etmekten çıkacağı tespit edilmiştir.”

9-Bina kat yüksekliklerin, projesine uygun olmadığı,

“…Tavan sıvası ile döşeme betonu arasındaki yükseklik ölçüsünün 2.46 m civarında olması zorunluluğu doğmuştur. Bundan sonraki imalatların malzeme seçimi ve uygulamasında gerekli titizlik gösterilmesi halinde iskan ruhsatı alma aşamasında bu konuda bir sıkıntı ile karşılaşılmayacağı …”

11- Binaların toprak altında kalan bodrum katları dış yüzeylerinin “ısı yalıtımı” dışında, “su yalıtımı” ile ilgili yönetmelik ve şartnamelere uygun olarak yapılması, onaylı projenin, sözleşmenin eki Özel Teknik Şartnamenin gereği olmasına rağmen tekniğine uygun yapılmamasını

“…. 27009/13 parselin yine dıştan bitümlü su yalıtımının yapıldığı içerden heraporla yapılacak ısı yalıtımının sırası gelmediğinden henüz yapılmadığı ve inşaatın ilerleyen aşamalarında yapılabileceği tespit edilmiştir.”

12-Bağımsız bölümlerin, salonların, yatak odalarının, balkonların, banyoların, terasların ve ortak kullanım alanlarının iç hacimlerinin ölçülerinin onaylı projesine aykırı yapılmasını ve m2 cetvelinin değiştirmesini,

“….mahallindeki incelemelerimizde bağımsız bölümlerin iç kısımlarında yer yer projesindeki ölçülere nazaran bir kısım farklılıklar tespit edilmiş ise de mimari düzenle amaçlanan fonksiyonları olumsuz yönde etkilemeyecek bu farklılıkların, bağımsız bölümlerin projelerindeki dış ölçü ve alanlarını da değiştirmediği, bu bakımdan binalarda mülkiyet paylaşımını etkileyecek nitelikte bir ölçü değişikliğinin söz konusu olmadığı görülmüştür.”

13-Binaların onaylı projesindeki kotlara göre yapılmamasını,

“….Tespit olunabilen değişikliklerin önemli bir kısmı Belediyece tanzim edilmiş gabari tutanaklarındaki kotların mevcut onaylı projelere tashihen işlenmesi ile,

Bir kısmının tarafların mutabık kalmaları halinde tadilat projesi tanzimi, mutabık kalmamaları halinde ise mevcut inşaatın basit ameliyelerle tasdikli projelerindeki hale getirilmesi suretiyle, yasal hale getirilebileceği sonucuna varılmış, bunlar arasında yukarıda da değinildiği gibi plan değişikliğini gerektirecek bir duruma rastlanmamıştır.”

14- Kooperatif tarafından onaylanmış detay projesi olmadan imalatlarının, yapılmasını

“…. 27.09.1999, 26.7.2000 ( iki ayrı yazı ) tarihli yazıları ekinde 10 ayrı konuda detay projelerinin onay için arsa sahibi kooperatife sunulduğu görülmüştür. Ancak bu detay çizimlerinin arsa sahibince onaylandığına veya reddedildiğine ilişkin bir kayda rastlanmamıştır.”

“…inşaatta kullanılan malzemeler ana sözleşme ve proje koşullarına uygun olduğu görülmüştür….”

Biçiminde ifadelerle gerçekler çarpıtılmakta ve yanlı değerlendirilmeler yapılmaktadır.

Bilirkişilerden incelenmesi istenen kimi konuları hiç incelememeleri, inceledikleri ve varlığını kabul etmek durumunda kaldıkları sözleşmesine, tekniğine, onaylı projesine aykırı kimi olumsuzlukları da; Sözleşmeye, teknik şartnameye, imar mevzuatına, onaylı projesine uygunluğu bakımından değil, müteahhidi kollama ve aklama yaklaşımıyla basit, önemsiz, her inşaatta olan sıradan olumsuzluklar olarak gösterilerek, mahkemeler yanıltılmaya çalışmaktadırlar. Bu yolla müteahhide hiç hak etmediği haksız kazanç sağlanmak istenmektedir.

Kooperatifin, böyle bir yaklaşım ve anlayış içinde olan teknik bilirkişilere güven duyması beklenmemelidir. Kooperatif, bu anlayıştaki bilirkişilerin raporlarına dayanarak verilecek kararın da adalete uygun olacağı düşüncesinde değildir.

Yargılama sürecinde, hiç tespiti yapılmayan ya da eksik yapılan, tespiti yapıldığı halde önemi oranında değerlendirilmeyen ya da yanlış veya eksik değerlendirilen, varlığı kabul edildiği halde sorun olarak görülmeyen imalatların dışında; neden, niçin yapıldığı incelenmeden, sözleşmeye, sözleşmenin eki teknik şartnameye ve onaylı projesine uygunluğu yönünden araştırılmadan, yalan, yanlış ve yanıltıcı beyanlar doğrultusunda bilirkişilerin tespitini yaptığı, mahkemenin de kararında varlığını kabul ettiği, ancak, inşaatların yapım sürecinde giderilebileceği varsayılarak sözleşmenin feshine gerek görülmeyen;

Onaylı projelerinin ruhsata bağlatılmasının gerekmediği

“İnşaatların, onaylı projesine uygun olmadan yapılan kotlarının, ancak, onaylı projelerin, onaylı projesine uygun yapılmayan imalatlara uydurulmasıyla giderilebileceğinin, sorun olarak görülmemesi, “

“…sorunun 30.07.1998 onay tarihli tadilat projelerine gabari tutanağındaki kotların işletilmesiyle çözümlenebilecek olmasını,”

“..oluşan kot farklılıklarının ilgili onaylı tadilat projelerine işletilmesi halinde gabarilerle ilgili bir sorun kalmayacağı ve belediyesince tadilat ruhsatlarının verilmesine engel teşkil etmekten çıkacağı tespit edilmiştir.”

“….28146 Ada 4 numaralı parseldeki Zemin kat kotunun 982.35 olmasının basit teknik bir konu olduğu,

“…Tavan sıvası ile döşeme betonu arasındaki yükseklik ölçüsünün 2.46 m civarında olması zorunluluğu doğmuştur. Bundan sonraki imalatların malzeme seçimi ve uygulamasında gerekli titizlik gösterilmesi halinde iskan ruhsatı alma aşamasında bu konuda bir sıkıntı ile karşılaşılmayacağı …”

“….inşaatların, 24.12.1997 onaylı ruhsat eki projelerdeki ölçülerine uygun yapıldığı, ancak 30.07.1998 onaylı tadilat projesinde bu terasların genişliğinin 30 cm azaltıldığı,”

“…onaylı projesine aykırı hataların inşaatın ilerleyen aşamalarında özellikle ince işler aşamasında düzeltilmesinin mümkün olduğu,”

“….Yerinde yapılan incelemede, betonarme projesinde normal baca yapılacağından hareketle konmuş edildiği(?) anlaşılan tali kirişlerden (!) ikisinin (1.20 m açıklıktaki K243 ve K343 ) yerinde yapılmadığı görülmüştür.önceki bilirkişi raporunda da açıklandığı gibi bu kirişler tesisat şaftındaki bacayla ilgili konstrüktif tali kiriş niteliğindedir. Bilahare bacaların paslanmaz çelikten yapılması gündeme geldiğinden bunlara gerek kalmadığı anlaşılmaktadır. Ancak betonarme projesinde böyle bir tashih atın yapılmaması halinde tali ve konstrüktif niteliğinde de olsa bu kirişlerin sisteme eklenmesi doğru olacaktır. Böyle bir durum söz konusu olduğunda basit bir işlem olarak bu eklemenin yapılması teknik olarak mümkündür!. “

“…. 27009/13 parselin yine dıştan bitümlü su yalıtımının yapıldığı içerden heraporla yapılacak ısı yalıtımının sırası gelmediğinden henüz yapılmadığı ve inşaatın ilerleyen aşamalarında yapılabileceği tespit edilmiştir.”

“….10.11.2004 tarihli bilirkişi raporunda “keşif sırasında imalatın üstünün örtülü olması ve henüz kullanıma açılmaması nedeniyle kontrolü yapılamamıştır. Ancak var olan ve ileride oluşabilecek bu tür aksaklıklar inşaatın bitim aşamasına kadar her zaman giderilmesi, yenilenmesi mümkün olan sorunlardır.” şeklindeki görüşe, bu imalatların tamamlanarak iş sahibine teslimi aşamasına gelinmemiş olduğu için tarafımızdan da iştirak edilmiştir. “

”…yapılan tecritlerin tahribinin önlenmesi açısından buranın geçici şekilde toprakla örtüldüğü görülmüştür.”

“….yapılan uygulamaların as basit çizimlerle kayıtlara geçirilmesi koşuluyla kolon hatlarının servis teraslarından geçirilmesi uygulamalarının Elektrik İç Tesisleri Yönetmeliğine ve işin tekniğine aykırı bir yanı bulunmamaktadır.”

“….Sözleşme eki ÖZEL TEKNİK ŞARTNAME de çatı kaplamalarının “Marsilya tipi kiremit” yapılacağı tanımlaması bulunmaktadır. İnşaatlarda yapılan incelemede ise yerinde çok kırk satıhları ihtiva eden çatılarda kırmızı renkli Onduline HR malzemesinin kullanılmış olduğu görülmüştür….çatının eksikleri henüz tamamlanamadan fesihle işin durmuş ve eksik haliyle de bu güne kadar geçen 5 yılın olumsuz etkileri nedeniyle oldukça hırpalanmış durumda oldukları tespit edilmiştir…..Bu bakımdan inşaata devam edilirken bu çatı örtüsü malzemesinin yenilenmesi gerekecektir.o aşamada çatı kaplamasının Marsilya tipi kiremide veya tarafların uygun bulacağı bir başka malzemeye dönüştürülmesi de mümkündür.”

“….mahallindeki incelemelerimizde bağımsız bölümlerin iç kısımlarında yer yer projesindeki ölçülere nazaran bir kısım farklılıklar tesit edilmiş ise de..”

“….Tespit olunabilen değişikliklerin önemli bir kısmı Belediyece tanzim edilmiş gabari tutanaklarındaki kotların mevcut onaylı projelere tashihen işlenmesi ile,

“Bir kısmının tarafların mutabık kalmaları halinde tadilat projesi tanzimi, mutabık kalmamaları halinde ise mevcut inşaatın basit ameliyelerle tasdikli projelerindeki hale getirilmesi suretiyle, yasal hale getirilebileceği sonucuna varılmış …olduğu”

“İnşaatlarda münferit aksaklıklar olduğu, bunların ince işler aşamasında projesine uygun hale getirilebilecek nitelik ve kapsamda bulunduğu, “

“4 -12 -13 sayılı parseller için belediyece gabari tutanakları ile saptanmış kotların onayla tashihat şeklinde işlenmesi halinde inşaat ruhsatı alınabileceği, sorunun sadece mevcut 30.7.1998 onay tarihli tadilat projelerine gabari tutanağındaki kotların işletilmesi suretiyle çözümlenebilecek nitelikte olduğu.”

belediyece gabari tutanakları ile saptanmış kotların onayla tashihat şeklinde işlenmesi halinde inşaat ruhsatı alınabileceği”

“proje tadilatı dışında ileride iskan ruhsatı alınmasına engel bir hal olmadığı,” “imalatların kabul edilemeyecek kadar kötü olmadığı,”

“3 nolu parseldeki kaba inşaatın son katı hariç, diğer 12, 13 ve 4 nolu parseldeki binaların kaba inşaatı tamamlanmış olup, inşaatlarda yaklaşık yedi sekiz yıldır çalışma yapılmaması ve doğanın etkisiyle, binanın dış cephelerinde ve çatılarında kısmen yıpranma ve bozulmalar olmuştur.”

“12. Parselde üst kaplaması henüz yapılmamış bina iç merdivenlerin basamak ve rıht yüksekliklerinin projedeki ölçüde olmadığı iddia edilmesi, söz konusu imalatların yapım aşamasında olması nedeniyle, eksik olarak kabul edilmemiştir.”

“13 nolu parseldeki binanın 8 nolu dairesinde yatak odasının projesindeki ölçüleri tutmadığı iddiasının söz konusu imalatın yapım aşamasında olması nedeniyle henüz tamamlanmadığından hataların düzeltilebileceği, düzeltilemeyecek birkaç yerde ise ara bölme duvarın yıkılıp projedeki yerinde inşa edilebileceği saptanmıştır.”

“12 ve 13 parseldeki çatı aralı dubleks dairelerde, üst kata çıkan merdivenin karkasının, projesine belirtilen ahşap malzemesi yerine demir profilden yapıldığı tespit edilmiştir. Söz konusu imalatın karkasının da ahşap olarak yapılması gerektiği; “

“12 ve 13. parseldeki binaların banyolarında duvardan döşenen yatay borular köşe kolonların beton pas payları kırılarak geçirilmiştir. Bu nedenle banyo mahallinde borudan dolayı kırılan pas paylarının özel beton tamir harcıyla tekniğine göre onarılması gerekmektedir.”

“12 parseldeki binanın bodrum katında iç avluya bakan pencerelerin mimarı projesinde yuvarlak pencere olarak gösterilmesine karşın dikdörtgen pencere olarak yapıldığı tespit edilmiştir.”

“ 12 parsel birinci bodrumdaki dükkanda ikinci bodrum kattaki otopark ile bağlantıyı sağlayan fazladan yapılan merdivenin kaldırılması konusuna yıkma ve kaldırma bedeli yükleniciden tahsil edilebilir. (zira tadilat projesinde merdiven belediyece iptal edilmiştir.)”

“13. parselin bodrumundaki dükkanda projesinde var olan depo merdiveninin yapılmamış olması nedeni ile yapılması gerektiği;”

“12 ve 13 parsellerde bulunan ana taşınmazların çatı kaplamaları ahşap konstrüksiyon üzeri Marsilya tipi kiremitle örtüleceği belirtilmiş olmasına rağmen ahşap üzeri oluklu ondülin yapıldığı tespit edilmiştir.”

“ Tüm binalarda kat yüksekliklerinin mimari projede belirtilenlerden düşük yapıldığı bu nedenle oturma ruhsatı alınamayacağı iddiasının incelenmesinde, kat yüksekliklerinin en düşük 2.45-2.46 metre olduğu tespit edilmiştir.”

“Bodrum katlarda toprakla temas eden yüzeylerde yapılan su tecridinin yapımı üzerinden gecen uzun zamana rağmen bazı yerler dışında bozulmadığı, bozulan kısımların ise tamirinin mümkün olduğu görülmüştür.”

“Pis su tesisatı döşenmesinde proje ve tekniğine uygun hareket edilmediği, pissu ve yağmur suyu rögarlarının içine sikalı şap ve demir merdiven basamağı yapılmadığı iddiasının incelenmesi sırasında rögarların yapılmış olduğu belirlenmiş ancak üstü toprakla örtülü olduğundan içlerine bakılamamış olup, yapım aşamasında olması nedeniyle eksikliklerin ilerde tamamlanabileceği görüşüne varılmıştır.”

“ Tüm binalarda dökme mozaikten imal edilmiş harpuşta, parapet ve denizlik imalatlarının genel olarak kötü işçilik ve kalitesiz malzeme ile yapıldığı iddiasının incelenmesi sonucunda tüm binaların parapet ve denizliklerinde ince silimle düzeltilebilecek bazı döküm ve silim hatalarının olduğu görülmüştür.”

“12 ve 13 numaralı parsellerde bulunan ana taşınmazların projesinde merdiven kovanlarında pencere bulunması gerektiği belirtilmesine rağmen fiiliyatta pencere boşluklarının kapatılarak yangın dolabının konulacağı bölüm haline getirilmiş olduğundan pencere boşluklarının tekrar açılması gerektiği;”

“Binadaki bir kısım sıvaların tekniğine uygun yapılmadığı iddiasının incelenmesinde kaba sıvalı 12. ve 13. parseldeki binaların bazı duvarlarında plastik rötre çatlakların oluştuğu görülmüş, ancak bunların kaba sıva sırasında ani kuruma veya sulu harçtan oluşan çatlaklar olduğu ve ince sıva yapımı sırasında giderilebileceği öngörülmüştür.”

“ 3 ve 4 numaralı parsellerde bulunan taşınmazlarda, kapı ve pencere için bırakılan boşlukların projesinde belirtilenden farklı olduğu iddiasının incelenmesinde kapı ve pencereler için bırakılan boşlukların mimarı projede belirtilen ölçülerde olduğu yerinde yapılan incelemelerde tespit edilmiştir. Halen kaba inşaat aşamasında olan binalarda pencere boşluklarındaki fazla veya eksik ölçüler doğramalar yerine konulmadan önce yapılacak kör kasa montajı sırasında düzeltilebilecektir.”

“ Daire giriş kapıları ve pencere lentolarını teşkil eden profil demirlerin paslanmış olduğu ve sehim yaptığı iddiasının incelenmesinde doğa koşulları nedeniyle paslanan ve burkulan profillerde meydana gelen burkulma ve korozyonun doğal koşullar nedeniyle meydana geldiği görüşüne varılmıştır.”

“12 ve 13 numaralı parsellerde elektrik tesisatına ait boruların dışarıda kalması nedeni ile, borularda kırılmaların olduğu belirlenmiş olup, çalışmaların başlaması durumunda söz konusu boruların tekrar gözden geçirilerek kırık ve çatlak boruların değiştirilmesi gerektiği;”

Gibi, sözleşmeye, sözleşmenin eki teknik şartnameye ve onaylı projesine aykırılıkların, (müteahhidin yargı kararının gereğini yerine getirmemesine bağlı olarak işin tasfiyesi aşamasında) değerlendirilmelerinin gerekmediği görüşü doğru ve haklı olamaz.

İnşaatlarda var olan bütün olumsuzlukların, bu aşamada, hesaplamalara esas olacak biçimde değerlendirmesi gerekmektedir.

Mahkeme, müteahhidin talepleri doğrultusunda, sözleşmenin yürürlükte olduğuna ve “aynen uygulanması” na karar vermiştir. Mahkeme bu kararıyla, müteahhidin ihale sonunda düzenlenen sözleşmeyle, yapımını üstlendiği inşaatların, Çankaya Belediyesi tarafından da 30.07.1998 tarihinde onaylanan mimari tadil projelerini ruhsata bağlatarak; İmar Kanununa, İmar planına, Ankara İmar Yönetmeliğine, onaylı projesine, Sözleşmesine, Özel Teknik Şartnamesine aykırılıklarını giderilerek; Onaylı mimari projesine, Sözleşmesine, Özel Teknik Şartnamesine, yapılarla ilgili yönetmelik ve standartlara uygun tamamlayacağını varsaymış ya da tamamlamasını amaçlanmıştır.

Mahkeme asla, müteahhidin, İmar Kanununa, İmar planına, Ankara İmar Yönetmeliğine, onaylı projesine, Sözleşmesine, Özel Teknik Şartnamesine aykırı yaptığı, mevcut haliyle “inşaat izni” alamayan, tamamlandığında da “oturma izni alamayacak inşaatların olduğu gibi kabul edilmesi ve uyulmayan sözleşmeyle belirlenen bedelin müteahhide ödenmesi gerektiği yönünde bir karar vermemiştir.

Bu düzenin “işini bilir” bir “iş adamı” olan müteahhidin, kendi talepleri doğrultusun da, akdin aynen uygulanması yönündeki mahkeme kararının gereğini yerine getirme yerine, mahkeme kararını, hak etmediği bir kazanca dönüştürmek istemesini anlamak olanaklıdır, anlaşılmayan ve kabul edilemeyen, kamu adına yetki kullanan ve sorumluluk üstlenen teknik bilirkişilerin, eksik tespit ve yanlı raporlarıyla, adaleti yanıltarak, buna aracılık etmek istemeleridir.

Bu ülkede HAK varsa, HUKUK varsa, ADALET varsa ki, biz var olduğuna inanıyoruz; taraflar kendi aralarında, yasaların güvencesinde, özgür iradeleriyle, SÖZLEŞME yapabiliyorsa ki biz yapabileceklerine de inanıyoruz. O zaman; işveren arsa sahibi kooperatifinden, müteahhidin keyfine ve çıkarına geldiği gibi yaptığı, bilirkişilerinde neyin karşılığında olduğunu bilemediğimiz nedenlerle uygun bulduğu,

(Tarafların mutabakatıyla sözleşmeye ve imar planına uygun olarak hazırlanarak belediyesince de onaylanan projeleri ruhsata bağlatılmadan, sözleşmesine, sözleşmenin eki özel teknik şartnamesine, kamu düzeniyle ilgili imar mevzuatına, ülkemizde yapılarla ilgili Standartlara ve yönetmeliklere, fen ve sanat kurallarına, onaylı projelerine aykırı, kooperatifin onayladığı uygulama ve detay projeleri olmadan, kalitesiz malzeme ve kötü işçilikle yaptığı onaylı projelerine aykırılıklar nedeniyle onaylı projeleri ruhsata bağlatılamayan, tamamlandığında da oturma izni alamayacak olan)

ayıplı ve sorunlu inşaatları değil,

(arsa sahibi kooperatifin,  1163 sayılı Kooperatifler Kanunu, kooperatif ana sözleşmesi ve kooperatif ortaklarının iradesinin karara bağlandığı kooperatif genel kurul kararları doğrultusunda, serbest, yarışmacı ve katılımcı bir piyasa ortamında düzenlediği ve benzeri bir işi (en az 120 konutluk) bitirmiş, Ticaret ve Sanayi odasına kayıtlı ülke genelindeki girişimcilerin katılabildiği ihale sonunda düzenlenen sözleşmeyle, (üretilecek konutların yarısından çoğunun Yüzde 53.66 sının bedeli karşılığında,) sözleşmeye, sözleşmenin eki özel teknik şartnameye, kamu düzeniyle ilgili imar mevzuatına, ülkemizde yapılarla ilgili Standartlara ve yönetmeliklere, fen ve sanat kurallarına, tarafların mutabakatıyla İmar Planına ve sözleşmeye uygun olarak hazırlanan, ilgili belediye tarafından da onaylanan projelerine, kooperatifin onaylayacağı uygulama ve detay projelerine uygun ve yine kooperatifin onay vereceği piyasanın en kaliteli TSE ve İSO 9001 belgeli işletmelerin ürünleri kullanarak, birinci sınıf inşaat kalitesinde, süper lüks tarifi içinde en iyi işçilikle yapılması ihale sonu düzenlenen sözleşmeyle kararlaştırılan)

nitelikli inşaatları kabul etmesi ve sözleşmeyle belirlenen bedelin ödenmesi istenebilir.

Hiçbir kimse, hiçbir gerekçeyle; insanların, bedelini ödeyerek yaşamak istedikleri sağlıklı ve sorunsuz konutlar dışında, bir başkasının keyfine ve çıkarına göre ürettiği, yine bir başkalarının da kendilerine göre uygun bulduğu niteliksiz ve sorunlu kontlarda, yaşam boyu oturmalarını isteyemez!... Bu sağlıklı ve güvenli bir çevrede sağlıklı yaşam hakkını da içeren temel insan haklarına aykırıdır. İnsanlar, nasıl bir yaşam ortamında ve nasıl konutlarda yaşayacaklarına kendi özgür iradeleriyle karar verirler.

SONUÇ VE İSTEM:_____/ Bilirkişilerin incelemeleri ve yaklaşımlarıyla ilgili,

sunduğumuz geniş olarak açıkladığımızda belirttiğimiz nedenlerden

ötürü, teknik bilirkişilerin raporunu kabul etmiyoruz. Yukarıda ve

önceden sunulan nedenlerle bilirkişi heyetinin tarafsızlığı konusunda

haklı ve yerinde gerekçelerle kuşkuya düşmüş olduğumuzdan

rapora karşı olan itirazlarımızın YENİ BİR HEYET tarafından

değerlendirilerek EK RAPORA bağlanmasını müvekkilim kooperatif

adına saygı ile arz ve talep ederim..

Davacı-Karşı Davalı Vekili

Av. Cemil CAN

EK: (Müteahhidin beyanlarının, müteahhidin yönlendirdiği bilirkişilerin raporlarının aksine; anlaşmazlık konusu inşaatların, onaylı projelerinin ruhsata bağlatılmadığı, onaylı ve ruhsatlı mimari projelerine aykırılıklar nedeniyle yapı tadil zaptı ve mühürleme tutanaklarının tanzim edildiği, yani inşaatların yapımının 21.03.2001 tarihinde durdurulduğu, gabari değerlerinin onaylı mimari projelerine aykırı olduğu, bu aykırılıkların teknik olarak yerinde düzeltilemeyeceği, imar planı, plan notları ve Ankara İmar yönetmeliği ne uygun yeni bir tadilat mimari projesinin gerektiği yönünde ) Çankaya Belediyesinin 29.07.2009 tarih ve 17696 sayılı yazıları.

Yönetim

yemek tarifleri